Müzisyen Dünyası “Sezgin Alkan”

Müzisyen Dünyası bölümümüz çok ilgi görmekte ve bu sayıdaki konuğumuz Sezgin Alkan..Sezgin Alkan özellikle Cem Adrian ile yaptığı çalışmalar ile dikkatimizi çekti.
Muhabirlerimizden *Zıkkım, Sezgin Alkan ile müziğe dair bir röportaj yaptı..Röportaj sizlerle..

Şebokolik: Öncelikle sizi tanıyarak başlayalım…Kimdir Sezgin Alkan?

Sezgin Alkan: Merhaba ben Sezgin Alkan.1985 yılı İstanbul doğumluyum ve İstanbul’da yaşıyorum.Gözümü dünyaya açtığım andan itibaren müzik ile iç içeyim.Sebebi de müzisyen bir babanın oğlu olmaktır.Bunların dışında konservatuvar eğitimim hala devam etmekte.Hayatımın çok büyük bir bölümünü hem okulum hem de yaptığım işler kaplıyor ki bu konuda çok şanslı olduğumu düşünüyorum.Müzik yaparken gözlerimi kapatarak sadece gökyüzünden kendimi izlemek kadar hayatta beni bu kadar huzurlandıran bir şey yok.Kısacası hayatını tüm ruhu ile müziğe adamış bir adam diyebilirsiniz.

Şebokolik: Müzikle ilgilenmeye ne zaman başladınız?

Sezgin Alkan: Daha çok küçük yaşlardan itibaren müziğin içinde olduğum için insan ister istemez bir süre sonra artık kendisinin de ruhundan yapıtlar sunmasını bekliyor.Benim de bu şekilde gelişti.Sanırım ilk okul 2 yada 3. sınıfta babamın bana aldığı 2 oktavlık minik bir klavye ile başladım.Tabi zamanla klavyenin boyutları sonrasında müziğimle gelişti ve artık yerini piyanoya bıraktı.Kulak dolgunluğu ile ilk çıkarttığım parçada Bülent Ersoy’un bir parçasıydı.Geriye dönüp baktığımda ister istemez nerden nereye diyorum :)

Şebokolik: Piyanoyu seçmenizin özel bir nedeni var mı peki?

Sezgin Alkan: İlk başladığım günden bugüne ruhumu tamamı ile teslim ettiğim tek enstrüman ve bu sebeple de piyanonun benim için apayrı bir yeri var.Sevgili gibi benim için.

Şebokolik: Piyano sizin için ne ifade ediyor? Ve hayatınızın tam olarak neresinde piyano?

Sezgin Alkan: Gözlerimi kapayarak, sadece ellerimi emanet ettiğim bir bütünlük benim için.Bu dünyadan fazlasıyla uzaklaşmamı sağlıyor.Hayatımın neresinde sorusuna gelince de, tam olarak avuçlarımın içinde.Ek olarakta hayatımda Cem’in elleri kadar benim ellerime benzeyen hiç bir el görmedim şimdiye kadar.

Şebokolik: Cem Adrian’la çalışmaya nasıl başladınız?

Sezgin Alkan: Cem ile çalışmaya başlamam tam anlamı ile Tanrı’nın ikimize bir armağanı şeklinde oldu.Youtube’ta sadece piyano ile coverladığım bir türkü vardı.Bir videoyu izlerken aşağıdaki linlerin birinde Cem’in videosunu gördüm ve izlemeye başladım.O anda karar verdim bu piyanonun bir vokale ihtiyacı olduğuna ve bu isminde Cem Adrian’dan başka birinim olamayacağına.Akabinde internet sitesinden menajer ile iletişime geçip bu videoyu kendisine mail olarak yolladım bir kaç not eşliğinde.Ama bu notlar Cem Adrian ile çalışmak istiyorumun çok dışında tabi.

Çok zaman geçmeden menajerinden bir sabah telefon aldım ve akşama Cem’in arayacağını söyledi.O günün akşamı da aynen söylediği gibi oldu ve Cem aradı.Tanrı’nın armağını dediğim kısımda burda gerçekleşiyor.Çünkü Cem’de aynı dönem içersinde sadece piano ile vokalin olacağı bir türkü cover albümü yapmayı düşünüyor ve aynı şekilde o kendine has özel ruhuna ait bir piyanist arama çabalarında.İkimizde birbirimizden habersiz bu şekilde karşılaşıyoruz.

Sonrasında bir alışveriş merkezinde görüşmek,tanışmak ve anlaşmak için buluştuk.Herşey mükemmel gitti kırk yıldır tanışıyormuşçasına kouştuk ve çok güzel bir şekilde hem muhteşem bir dost kazandım hem de müzik.Ve Ankara’da bu yeni albüm için kayıtlara başladık.Ardından da o gözyaşlarımızla dolu albüm ortaya çıktı.Essentials/Seçkiler 1 ..

Şebokolik: Cem Adrian’la çalışırken ya da konserlerinizde çalmaktan en çok keyif aldınığınız, “bunun yeri apayrı” dediğiniz bir parça var mı hiç?

Sezgin Alkan: Tüm parçalarda ikimizin hayatından çok büyük film kareleri var ve Cem söylerken onun sesi ile daha da fazlasını hissediyorum ve bu piyanoya yansırken aynı şekilde piyano da Cem’e yansıyor.Her konserimizde apayrı hisler apayrı hayatlar ile çıkıyoruz sahneye.Bu yüzden tüm parçaların bizim için çok ayrı yeri var ki büyük bir çoğunluğu zaten Cem Adrian bestesi.Onun yaşadıkları da cabası.Ama illa parça ismi söylemem gerekiyorsa,benim için Nereye Gidiyorsun, Hoşçakal ve Odam Kireçtir Benim çok özel parçalar.

Şebokolik: 2 saat gibi kısa bir sürede Cem Adrian ile “Kış” isimli çalışmayı hazırlamışsınız, nasıl bir çalışma oldu?

Sezgin Alkan: Essentials albümünün kayıtları esnasında çıktı.Ara verdiğimiz bir vakit piyanoda doğaçlama yapmaya başladığım esnada Cem “hangi parça bu?” diye sordu.Doğaçlama yaptığımı söylediğimde aldı eline mikrofonu ve o anda ikimizde başladık doğaçlamaya.Sonrasında da mixi ve bir kaç alt yapı enstrumanı koyduktan sonra Cem’in myspace’inde yer aldı.İkimizde bugün bile bunun güzel bir şoku vardır.Ama çokta büyültülecek bir şey olmadığı kanaatindeyim çünkü ikimizde aynı dilden konuşuyoruz.

Şebokolik: Peki sizin severek dinlediğiniz isimler kimler?

Sezgin Alkan: Çok geniş bir yelpazem var bu konuda,tüm dünyadan müzik dinlerim her biri apayrı tarzlarda.Yeni yeni isimler, tınılar duymak hoşuma gidiyor.Ayrıca bazı amatör gruplar var isimleri pek duyulmamış,inanılmaz güzel müzik kalitesine sahipler.Biraz daha duyarlı olmayı bekliyorum herkesi hatta bu konuda.Dinlediklerime dair de bir kaç örnek verebilirim yinede; yurt dışından Secret Garden,Perfect Circle,Placebo,Portishead yurt içinden tabiki Cem Adrian,Fahir Atakoğlu ve Şebnem Ferah gibi bir kaç örnek verebilirim.

Şebokolik: Müzik dışında neler yapar Sezgin Alkan?

Sezgin Alkan: Müzik dışında Sezgin Alkan film izlemesini çok seviyor.Hala arşivimde alıpta izleyemediğim onlarca film var.Sporu çok severim,benim için çok özel olan bir kaç insan var,onlar ile beraber olmayı ve derin derin güzel sohbet etmeyi çok severim.Ayrıca hayvanları çok severim bu yakınlarda hatta bir barınaktan yavru köpek alma planım var, umarım gerçekleştirebilirim.

Şebokolik: Yavaş yavaş röportajın sonuna gelirken, geleceğe dair projeleriniz neler?

Sezgin Alkan: Geleceğe dair projelerle ilgili her gün yeni fikirler geliyor aklıma.Ama kafama taktığım şu an için en somut iki proje var.Birincisi yeni bir grup oluşumumuz olacak, her hangi bir aksilik yaşanmadıkça.Şu an beraber çaldığımız gitarist,bassçı ve ben olmak üzere bir de Çilekeş grubundan Cumhur Avcil’i bu projeye kattım.Herkes eteklerindeki taşları dökecek kısacası ve çok farklı bir tarz çıkacağa benziyor.Zaman içersinde bundan da haberiniz olur.İkincisi film müzikleri yapmayı çok istiyorum bu alanda çalışmalar yapıyorum.Artı olarak da bu ülkeye verimli bir müzik öğretmeni olmak hedeflerim arasında.

Şebokolik: Son olarak Şebnem Ferah ve Şebokolik Dergi hakkında düşünleriniz alabilir miyiz ?

Sezgin Alkan: Şebnem Ferah bu ülkeye ve dünyaya mal olmuş muhteşem bir yetenek ve sanatçı.Bu ülkede işini en doğru yapan çok ender insanlardan biri.Kesinlikle hiç sıkılmadan müziğini ve sesini dinlerim.Şebokolik Dergi konusuna gelirsek, açıkçası çok bir bilgim yoktu yeni yeni dikkat ettim. Gerçekten kapsam olarak gayet kaliteli ve seviyeli bir dergi.İçinde emeği olan herkesi yürekten tebrik ederim.

Tüm Şebokolik Ailesi’ni yürekten kucaklar, hayatta herşeyin yüreğinizin atışı ve isteği ile birlikte gitmesini temenni ederim.

Melekler sizinle olsun ..

Röportaj: *Zıkkım
Fotoğraflar: Didar

1 Yorum - “Müzisyen Dünyası “Sezgin Alkan””

  1. Sizi tanımakla aldıgım eyfi,hayatta bana hiçbir şey tattırmadı…
    En zengin uykularda bile göremediğim ruyaları yasattınız bana yıllardır umarım O adamın büyüsü ve Senin dayanılmaz parmakların ömürler boyu insanlara fısıldarlar…

Yorum Yaz